28 Kasım 2011 Pazartesi

What's Up Bro??

Dodi amcamız ve Jen 'in ortanca kuzenimizin düğünü sebebi ile gelmeleri sebebi ile tam aile saadeti yaşadık geçen hafta.



Doğan amcasından bizimki ''what's up bro ??'' yu bir öğrendi pir öğrendi...Ertesi akşam dışarıda yemek yerken arkamızda oturan çifte dönüp dönüp aynı kelimeyi söylemez mi, onlar da biz de iptal olduk.Daha sonra bıdığımın yanlarına gidip telefonda oynadığı oyunu göstermesi, sohbete başlaması...kim derki geçen sene yabancıların yanında pek kendini göstermeyen evin geveze paşazadesi bu sene açıldı, kendini ifade etmeye başladı.


Bilfen'in bunda gerçekten büyük payı olduğuna inanıyorum.Bu sene hemen hemen bütün sınıf arkadaşları değişti.En önemlisi ise bebeklik arkadaşı Eylül'le ayrı sınıflara verilmeleriydi.İlk günlerde gece sohbetlerimizde hep konuştuk ee kimler var, isimleri ne, kimlerle oynuyorsun..Büyük bir merakla bıdığımın yeni duruma nasıl adapte olduğunu keşfetmeye çalışıyorum.Aldığım cevaba gülmemek çok zor oldu;

- Anne, onlar beni yanlarına çağırıp, arkadaşım benimle oynar mısın diyene kadar onların yanına gitmicem işte!!!


Öğretmenimizle durumu konuşurken sınıfta senin adın ne diye arkadaşlarına anket yaptığını öğrendim.Demek ki yatak sohbetlerimiz işe yarıyordu :)


Bizim bıdık tek sıra halinde giderlerken önündeki arkadaşını itip tüm sırayı yere indiriyormuş, ya da sınıfta verilen işi hemencik bitirip yanındakilerin tamamlamasına rahat vermiyormuş. Bunları duyunca şaşırdım zira evde gayet uslu, bir problem yok..Derken çiş tutma ve kaçırmalar başladı.Gece bile problem yaşamazken yaklaşık bir ay zaman zaman yaşamamız üzerine bir akşam Seda öğretmen acaba sağlık problemi olabilir mi dediğinde çanlar çaldı.Hemen akşam yatak sohbetinde konuyu gündeme getirdim...ve öğrendim ki grup halinde tuvalete gitmeler çocukların kapıları açıp kıkırdamaları benim ağır abiyi rahatsız ediyor.Kış okulunda üstünü değiştirirken çevreden kendisini görmesinler diye bin takla atıp surat asmaları bir anda dank ediyor kafama.Konuyu rehber öğretmenimize aktardığımda utanma duygusunun buna neden olabileceğini, normalde izin verilmeyen tuvalet kapısını kilitlemeyi gösterdikten sonra izin vereceklerini söyleyince sabırsızlıkla bekliyorum.ve...problem ortadan kalkıyor bir anda!!


Öğretmen-ebeveyn ilişkisi ne kadar önemli bir kez daha fark ediyorum.Bu kadar uzun süre sorunu göz ardı ettiğim için duyduğum pişmanlığı ise anlatamam...


Daha sonra veli toplantılarında aldığım geri bildirimlerde akademik anlamda son derece başarılı olmasına rağmen duygularını ifade etmekte pek başarılı olmadığını duymak pek hoşuma gitmiyor.Klasik bir ebeveyn iç güdüsü ile amalar...lakinler...

Arkadaş ortamında ya da dışarıda problem yok fakat öğretmenlerimize karşı biraz çekingeniz .Umarım zamanla bunu da aşarız.Benim üniversite zamanında üstesinde geldiğim şeyleri daha minicik senden neden bekliyorsam:) ama biliyorum sen benden daha güçlü ve daha başarılı olacaksın minik adam.

Hiç yorum yok: