26 Haziran 2010 Cumartesi

İyi ki Doğdun Oğuz Abiii











23 Haziran 2001 minicik bir bebiş dünyaya geldi...Uzun zamandır beklenen bir bebiş, öyle tatlı, öyle uslu..Ona hep halam dediğim için olsa gerek, bir gün sen benim neyim oluyorsun diye sorduğumda, gözlerinde müzip bir ifade ile halaaa??? demesi vardı dün gibi hatırımda...

Şimdi artık delikanlı oldu, Alper'in Oğuz abisi.Alper pür dikkat takipte, konuşmasından hareketlerine, çok seviyor abisini.Tabi hayat hep güllük gülistanlık olmuyor.Kah küsüyorlar, birbirlerini sevmiyorlar, kah kudurup mutluluktan çılgınca oraya buraya koşuşturuyorlar.Onları izlemek çok keyif verici.

Gelelim doğumgününe, annemlerde en az 10-15 çocuk ve hepsi birden bir odaya, bir salona, bir yukarı, bir aşağıya koşuşturuyorlar.Hatta bir ara kızlardan 2 tanesi duvara doğru amuda kalkmaya çalışıyorlar, tam cümbüş.

Oğuzcan da Alper gibi Şimşek pastası istiyor.Pastanın mumlarını koymaları ise tam filimlik, o kadar eğleniyorlar ki kirpiye çeviriyorlar pastayı, kahkalar dinmiyor.Alpişte büyüklerin arasında bir oraya bir buraya koşuyor.En komiği de dedişkonun Oğuz abisine aldığı koca tekneyi ''hayır benim'' ...''hayır o benim Alpiş''...diye çekiştirip en sonunda Alper'in küserek kaşlarını çatmasıydı.Bayağı bir müddet küskün durdu, tavır yaptı hepimize.

Tabi ertesi gün ''Dede günüde'' Oğuz abisi havuzda kullanması için kardeşine kıyamayıp teknenin kumandasını veriyor...


Nice senelere halacım...seni çok seviyoruz...

Ben de bir VELİ yim artık...

Ananokulu toplantısına ilk çağırdıklarında ''Veli Toplantısına Hoş Geldiniz'' yazılı bir sunum yapıldı.O an dank etti, ben de bir veli olmuştum :))

Alper'in ilaç etiketinin velisi kısmına bir süre annemin adını yazdım, alışkanlık işte...

Derken geçen hafta sabah erkenden Tuğba Ablamız arayarak saat 13:00 de Yaşam Öğretmen ile görüşmem olduğunu haber verdi.Belirlenen saatte okula iniyorum, Allah'ım ne kadar güzel bir şey, öğle yemeğimi yedikten ve arkadaşlarımla vazgeçemediğimiz kahve eşliğinde yaptığımız tatlı sohbet sonrası hiç bunalmadan pıt diye okula inmek çoook güzel...Yaşam Öğretmenimiz çok sevdiğimiz, bakışlarından bal damlayan Müdüre Hanım'ın odasına götürüyor beni.Üçümüz tatlı bir sohbetle bir saati aşkın konuşuyoruz.

Alper'in okuldaki davranışları, eğitim merakı,dikkati ve yetenekleri ile ilgili bildiğim konuları başka bir ağızdan duymak çok keyif verici oluyor.Gururlanıyor insan.En çok da Öğretmenimiz ''Alper'le çok ilgileniyorsunuz belli Özlem Hanım'' dediğinde mutlu oluyorum, içim içime sığmıyor.Demekki bu zamana kadar yaptığımız onca etkinlik, çocuk klubü buluşmalarımız, kaliteli zamanlarımız boşuna değilmiş.

İnşallah ilerleyen yıllarda da veli toplantılarım bu kadar keyifli geçer.