..
Amara'dan sonra Venezia sönük kalıyor.Ama olsun oğluşum ve babişim yanımda ve hava o kadar güzel ki son gün hariç deniz ve güneşin tadını çıkartıyoruz.Alpercik besin alerjisi teşhisi ile tüm vucüdunu kaplayan kabarıklarla boğuşuyor.İlk gece miniğim kaşıntıdan uyuyamıyor.Neyseki doktorun merhemi fayda gösteriyor da keyfimiz yerine geliyor.
..
Alper pek kaprisli bu sefer, dedesinden beni kıskanması mı yoksa ilk defa babasız bir yere gitmemiz mi bilemiyorum.Denizde babasının kucağına aldığı bir çocuk için, ''bak anne, babası gelmiş onun gördün mü kucağına alıyor.Benim babam gelmedi, işte''
Allah'ım bu minicik akıldan ne düşünceler geçiyor.Gözlerim doluyor, sımsıkı sarılıyorum babasının yerine de...
Perşembe gecesi sanki gök yarılıyor, ne yağmur yağıyor ne şimşekler çakıyor.Bizimkini diskoya gitmemeye ikna etmek mümkün mü??Tam da ortada dans edilecek kenarda köşede değil:) Tabi çıkışta mecburen torbaya sokuyoruz bıdığı, o kadar hoşuna gidiyor ki...Sonra anne-oğul sıcak rezene çayı içip sohbet ediyouruz yağan yağmura bakarak.
Ertesi gün güneşli bir güne uyanıyoruz.Akşama kadar denize girmesek de güneşin tadını çıkartıyoruz.Akşam korka korka biniyoruz uçağa,hava durumu hakkında hiç iç açıcı haberler gelmiyor.Neyse ki binlerce dua işe yarıyor, evimize sağ sağlim varıyoruz.